i - rising!

Uuuupuzun bir süredir yazmadığımı farkettim , tadını kaçırmışım.Yaz okulu zıkkımından dolayı pek vakit ayıramasam da , artık son demlerine geldiğim için , güzel de bi şablonla geri döneyim dedim.Baktım bakındım bayaa, kalpli çiçekli pıtırcıklı bi ton ıvır zıvır , dedim başlarım şablonuna templeytine , öyle işte.

Sıcak , çok sıcak. Yazın bi köründe kampüse ulaşması , fakülteye tırmanması daha beter. Bir kaç haftaya sona erecek olsa da , yaz okulu zıkkımı yaz tatili denen şeyi kendine denk gördüğünden , eli kolu bağlattı , kaldık mı Ankara'nın kuru sıcağında , tatile gidebilenlere sesleniyorum , öyle feysbirikte tatil anılarınızı resimlerinizi paylaşmayın , telefonla arayıp ''bak sana sahil havası gönderiyorum'' diyip ahizeye üflemeyin , efendi olun ,adamın asabını bozmayın .

Sabahın belli saatlerinde belli ego duraklarında belli amcalar teyzeler oluyor , böyle hepsi birbirini tanıyor yahut 3 salisede kanka oluyorlar , bu kesim sabahın köründe durakta buluşup briç , konken falan oynamaya gidecek gibi sözleşmişe benziyor , aynı otobüse bindiğin amcalarla teyzelerle kanka olup inebiliyosun otobüsten o güzel , sabah serinliği herkes sakin.Ama bu güruh , kimi öğle vakitlerinde otobüsün bazı bölümlerine kök salıyor , (ön ilk sıra , bir sonraki sıra karşılıklı dörtlü, ortadaki ayakta durma boşluğunun hemen ön sırası , ve daha önceki yazılarda da belirttiğm gibi kullansa da kullanmasa da ille de önüne oturacağı pencere kenarları).İşte öğle saatlerinde yerlerini alan Oldies Soccer Club defansif ve agresif bi strateji geliştirmiş olacak ki , kartımı basmış , oyunu şık bir ara pasla başlatmış olan bana bir kin güttükleri aşikardı.Orta sahada hızla ilerlerken sert bir manevrayla sarıyı görmüş bi amcadan sıyrılıyorum , bir ibrahim gibi -sabri sevmiyorum- saf ve temiz duygularla sol tarafta ilerliyorum ki o saatte sol taraf güneş almıyor.Ceza sahasına yaklaşmışken sinsice , cumhuriyetin ilksolbeki amca elindeki 'yunus'(reklam aldım) poşetini çalım niyetine koyuyor boş yere.Şaşırıyorum ortadan devam ediyorum , yandan şeker bi teyze bir pas atıyor -ki sonra bakıyoruz yılın asisti o- bobo kıvamında ortadan buluyorum golü , oturuyorum , velhasıl en arka ortada oturmak 4781 fahrenheit kadar bi ense sıcaklığı yaratıyor , sonrası yok , kenardayım , medikler sağolsun.

Şapka,gözlük,eşofman(alpay erdem nerdesin allahsız!),bilimum dedektif tipi giysi , spora çıkmışken kendini kızılayda heryer kapalıyken bulan bi insan düşün , anan baban olsa tanıyamazsın , öyle de giyinmiş.Dönüşte bu insanı- ki yorulup kafa cama yaslanmış gözükmüyo bişey- sen tanıyıp da nasıl ''AAAAA ebru naaaber yaaaa!!'' diye busted!! havası yaratabiliyosun lan! Gerilmişim zaten , bi de bana açıyosun ''şu şu vardı ilkokulda onunla görüşüyo musun'' diye , bırak git.

Sıcakta içilen çay da hararet falan almaz , saçmalama.

''DatteBayo kendine gelsin , Bleach artık filler episode lara bir son versin'' istiyorum. Şu sıkıcı günlerde kılıçları , kaptanları bi görelim bi hararetimizi alsın rica edeceğim.

Bir kaç şey daha rica edeceğim , şimdi güzel teyzelerim,ablalarım ve muhtelif bayan güruhu , lütfen ,yalvarıyorum , elinizde avon katoloğu tupperware broşürü üstüme üstüme geliyorsunuz , bak hiç hoş değil , cidden değil , ben sana yapsam güzel olur mu ; veyahut konur-karanfilde sol görüşlü bildiriler vs satan arkadaş , iyi mi oluyor öyle elin havada kalıyor , ikimiz de üzülüyoruz , arkamdan sen sövüyorsun , ben yolumda bir geriliyorum seni üzmeyeyim diye yolumu değiştiriyorum hep , hoş mu oluyor? , bak senin arkadaşın da yardıma muhtaç kişi kurumlar için bir şeyler ''veriyor'' satıyormuş gibi değil çünkü elime tutuşturuveriyor kitap ayracını , takvimi , onu bunu , alıp gidicem yoluma , para istiyor , e ama ... e ama tadını kaçırıyor resmen , madem bedava değil , ne tutuşturuyosun onu elime , manyak! , bir de duyarlılık ölçümü yapıyor bana , yürü git.

Gül satan bi amca da gelmiş ''alır mısın?'' diyor , kendime mi armağan edeyim ben onu, nedir senin derdin ,git güzel amcacığım bak çiftler üçlüler falan var , toplumda romantizme talep artmış , arzını kamuya yönelt , ben yemem enflasyon numarasını , ben çıkmışım dersten kafa olmuş konjonktür...

Sıcaktan işlemci intihar edecek , ekstra fan niyetine soğuk su almışsın çantada o hal değişimine uğramış , bunu da hissedemeden içmişsen ; kem gözlerden sakınıp sakladığın bi şeker bi ufak çikolata da o çantada belasını bulmuşsa ; gömlek , açık renk tshirt falan giyip , toplu taşıma araçlarında arkana yaslanmışken , kalktığında buruş buruş ve sırılsıklam olmuşsan ; ve sen de etrafındaki herkes tatile gitmiş , kendisi Ankara'ya tutkun bi başka insansan...Yalnız değilsin,holişitdemn!

4 yorum

paperback writer dedi ki...

bil bakalım ne dicem.
şüphesiz ki,karasal iklimin yaz sıcağında,belediye otobüslerinin arka koltuklarında,hele ki ders aşkıyla arkadaşlarının nispetlerine kulak aslmayıp tüm bu acılara sabırla katlananlara,biz cennetteki en güzel hurileri/nurileri,en leziz şarapları tahsis edeceğiz.
vadaaap?!

Daçe dedi ki...

feysbuk misali "like" diyorum. esasen "very like"lık.

Winds Of Doom dedi ki...

o arka koltuk sevdası "n" saat otobüs beklememizze neden olurdu hep.uzuun zaman oldu aynı otobüse binmeyeli.çok güzel yazmışsın cici.

ebruhu. dedi ki...

mevsimsel blogumun bu ilk yazısına destek veren bu ilk üç şanslı okuruma tatil hediyeleri vereceğim.
teşekkür ederim efendim!